10 Mayıs 2014 Cumartesi

Fikir

Şu internetin her yerinde Facebook'ta ve bilimum her yerde mantar hariç herşey konuşulur olmuş, farkında mısınız? Artık konuları belirleyelim ve insanlar mantar yetiştiriciliği hakkında bilgi paylaşımınıda bulunsunlar diye, bu konuda çalışmaya başladık. Nacizhane fikrim böyle. Inşallah arkadaşlardan kabul görür.


Erhan adında taze bir Mantarcı'nın hikâyesi


Erhan adında taze bir Mantarcının hikayesi. 
Veterinerlik okuyan ben ve mantarcılık.
Nerden çıktı bu Mantarcılık?
Dediler ki sen ne anlarsın mantardan?
Yaklaşık 1 sene önce Abi'm Ankara'da  istiridye mantarı yetiştirilen bir yer var ve adamlar yerlerini mülküyle birlikte satıyorlar demişti. 
50.000 TL'lik yerden yılda 9 ay olmak üzere aylık 1500-2000 TL arası gelir getiriyormuş. O günden sonra internetten araştırmaya başladım. Ney bu, nasıl bir şey, biz yapsak nasıl olur, maliyet ney, ne gerekli falan filan bir ton soru ile beraber, hayırlısı dedik başladık. İstiridye mantarı yetiştiriciliği nasıl olur? Sektörde internet çok önemli bir platform haline de gelmiş. Mantar işine başlamak isteyenler ilk önce internetten telefon numarası buluyor, telefonla
Görüşüyor, sonra yüz yüze görüşme ile işe başlıyorlar. Firmaların hemen hemen hepsi tok satıcı rolüne bürünmüş. Arayanların aklındaki sorulara cevap vermek yerine, seni bir kalıba sokup biz böyle yapıyoruz işine gelirse diyorlar. Hatta bir telefon görüşmem aynen şöyle oldu:
- İyi günler .... Mantar buyrun
- Ben istiridye mantarı yetiştirmek istiyorum. Bana yardımcı olur musunuz?
- Tabi ki İstanbul’a geleceksiniz 500 TL eğitim için para vereceksiniz. Ondan sonra yerinizi istediğimiz gibi biz ayarlayacağız. Sonra çıkan ürünü 5 TL'den biz sizden alacağız fakat İstanbul’a göndermeniz gerekli. En geç 8 saat içinde elimizde olması lazım
- O nasıl olacak peki?
- Sizin ayarlamanız gerekli. Buradan anladığım aslında işin ameleliğini siz yapacaksınız, aylık üç beş kuruş kazanırsınız işte, tüm risk sizde ve parayı onlar kazanacak. 
Peki, buradaki risk nedir?
Mantar sonuçta bir canlı hastalık kapabilir ya da ölebilir. Bu firmalar ne kadar sizin yanınızda olacaklar?
Başka bir firmayla da konuştuk:" Tamam, bizle sözleşme yapacaksınız fakat size Kompostu Aksaray’dan göndereceğiz size." Dediler. 
- Bir sorun var ki şöyle Kompost'a sorun çıksa bizden almadınız ki derse bize de peki demekten başka çare kalmaz. Yok, dava açılsa bile hiç bir şey elde edemediğiniz gibi bir ton sıkıntı yaşarsınız.

Önceden abim her şeyi ayarlamış, birde benim konuşmamı istedi ve bana Kompost satanların listesini verdi. Ve en son bu numarayı ara dedi. Aslında bizim kompost alacağımız kişi bu dedi ve 
Abdullah Konak'ın numarasını verdi. Bende aynen şöyle dedim abicim bu da diğerleri gibi atıp tutarsa söver kapatırım. Hepsini aradım. Adamlara para vereceğiz paramızla rezil oluyoruz.
Abdullah Konak ile yaptığımız konuşma aynen şöyle:
Ben - Alo iyi günler. 
Abdullah konak - Kardeşim biraz sonra arasam seni olur mu, şuan müsait değilim iyi günler dedi ve tak diye kapattı. Kalakaldım. 

Bu adam kırık ya. Bu adam da bizden dedim. Her türlü anlaşılır bu adamla diye düşündüm. Doğru da karar vermişim. Allah ondan razı olsun. 
Beni sonra aradı. Telefonla konuştuk. Konya'ya geleyim dedi. Ve geldi, yere baktı, genel eksiklikleri söyledi, böyle olması lazım, şunlar olması gerekli diye yön verdi. Hiç kimse, bir hiç uğruna yanınıza çıkıp gelmez. Sonuçta, ekmek parası. Demeye çalıştığım şey bu işi telefonla konuşabilir, insanlara ulaşabilir ama işi gidip yerinde görmek gerek.
Onunla oturup konuştuktan sonra hiç bir belge olmadan kompost parasını nakit olarak eline verdim. Her şeyi tamamla pazar günü sabah 
9 gibi ürünler senin depo da olacak dedi. Akşam otobüse bindi Denizli'ye geri gitti. Her gün arayıp depo'yu tamamladın mı, temizliği yaptın mı, her şey tamam mı sordu durdu. Cumartesi günü akşam şoför’ün numarasını verdi. Adamı karşıla kompostu depo'ya indir dedi. Sarımı tamamlanmış Kompost satın almıştım. 
Gelen kompostlardan 1 hafta içinde ürün almaya başladım. 1 ayda toplam da bana 9 bine mal olan üründen 12 bin tl para kazandım net karım. 

Hemen ikinci ürünü için konuştuk. Benim 5 adet odam var. Aldığım ikinci üründe bir hastalık meydana geldi. Abi ürünlerde bir sorun var dedim ve ertesi
Gün gece 11'de Konya'da yanıma uğrayıp sorunun ne olduğunu anlamak için çıkıp geldi, sorunu çözdük. İkinci ürünlerin kötü olmasından dolayı hiç bir şey demeden bedelsiz olarak bir parti daha ürün gönderdi. Her gün arayıp ürünlerin fotoğrafını, sıcaklığını, nem oranını sorup tamam şuan sıkıntı yok ya da şöyle yap, biraz hava aldır, fanı çalıştır falan filan diye yönlendirdi. Uzun lafın kısası böyle bir yazı Abdullah Konak’ı anlatmaya yetmez. Böyle bir adam görmedim. Şu ana kadar bir gün olsun telefon ya da mesajlarıma cevap vermemezlik yapmadı. Aldığı paranın tam karşılığını hak etmeye çalışan biri. 

Erhan Yazıcı 
Konya